IQNA

Kur’an ne söylüyor? / 41

İslam’ın sosyal öğretilerinin kaynağı nedir?

12:22 - December 19, 2022
Haber kodu: 3478641
İslam kültüründe 'zulüm' ve ‘tecavüz’ kelimelerinin karşısında kullanılan ‘adalet’, başkalarının haklarına saygı göstermek anlamındadır.

Adl, her şeyi yerli yerine koymak ve gereği gibi yapmak olarak tanımlanmış olup  öneminden dolayı dinin usûllerinden biri olarak adlandırılmıştır.

İnsanlar bir araya gelerek ortak ilgi ve ihtiyaçlara dayalı bir toplum oluştururlar. Toplumda sağlıklı bir yaşam sürdürebilmeleri için eşit ve adil ilişkilere sahip olmaları gerekir. Adalet, toplumun devamlılığının ve istikrarının dayandığı temel ilkelerden biridir.

Bakara suresi, 124. ayetine teveccüh edelim. Şöyle buyrulmaktadır: “Vaktiyle rabbi İbrâhim’i bazı sözlerle sınayıp da İbrâhim onları eksiksiz yerine getirince, “Ben seni insanlara önder yapacağım” buyurmuştu. İbrâhim, “soyumdan da” deyince rabbi, “Vaadim zalimleri kapsamaz” buyurdu.”

Bu ayetin en az iki kısmı önemlidir: İbrahim’in imametinden bahseden ilk kısım ve imamet ve Adl’ın sürekli refakatini vurgulayan ikinci kısım.  Bu âyet-i kerimede, imamet makamının ne anlama geldiği ve ‘Nübüvvet’ makamı ile bağlantısının ne olduğu daha önce söylenmişti. Şimdi soru şu, İmamın ana özelliği nedir?

İkinci bölümde imam için sadece bir vasıftan bahsedilmiştir. Elbette imamın vasıfları bununla sınırlı değildir, en önemli ve ana özelliği bu kelimede ifade edilmektedir.  

İbrahim (a.s), Müslümanların, Yahudilerin ve Hristiyanların yolunu takip ettikleri tek peygamberdir. Bu ayet, Hz. İbrahim’i (a.s) yüceltirken dolaylı olarak herkese O’na gerçekten inanıyorlarsa, şirkten vazgeçerek onun gibi ilahî hükümlere tam anlamıyla teslim olmalarını söylüyor.

Bu ayet, Şia’nın imamın masum olması gerektiği ve zâlimin imamlık mertebesine ulaşamayacağı düşünce ve inancının temelini oluşturan ayetlerden biridir.

Numune tefsirinin yazarı bu ayet hakkında ilginç bir noktaya dikkat çekmiştir: bu ayet ‘Ahdî’ ibaresiyle imametin konumundan bahsetmektedir. Bakara suresinin 40. ayetiyle birlikte İlâhî sünnetin yönünü açıklamaktadır. “Ey İsrâiloğulları! Size verdiğim nimetimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki ben de size vaad ettiklerimi vereyim. Asıl bana itaatsizlikten sakının” Yani Allah, ‘tayin ettiğim imama sadık kalır ve itaat ederseniz, size yardım ve destek ahdimi yerine getiririm’ diyor. Bu ilâhî kanun, toplumdaki insanların imam ve liderle nasıl ilişki kurduklarının önemine vurgu yapmaktadır.

Nur Tefsiri’ne göre ayetin ikinci bölümünün mesajları:

1-İmametin aslı miras değil, ilâhî imtihanları kazanmakla sabit olan liyakattir.

2-İmamet, Allah ile insanlar arasında bir ahittir. 

3- Liderliğin en önemli ön koşullarından biri adalettir. Birkimsenin geçmişinde şirk ve zulüm varsa imam olmaya layık değildir. 

 

İlgili konular
captcha