IQNA

Kur’an ne söylüyor? /7

Kur’an'ın başkalarının Müslümanlar üzerindeki hakimiyetine bakış açısı

15:39 - June 10, 2022
Haber kodu: 3476390
Günümüzde İslam toplumlarının en büyük sorunlarından biri, gayrimüslim güçlerin üzerlerinde hakimiyet kurmaları ve bunun da bazen İslam kurallarının uygulanmasında hatta ibadet yerine bile kısıtlama ve yasaklara yol açmasıdır. Ama Kur’an bu konuda ne diyor?

Kur’an'ın başkalarının Müslümanlar üzerindeki hakimiyetine bakış açısıİslam, diğer dinlerin takipçilerine saygı duyar, ancak yine de Müslümanların diğer dinlerin takipçileriyle inanç ve dindarlığa dayalı samimi ve duygusal bağlarını sınırlar. Kur'an-ı Kerim'de Müslümanların diğer dinlerin mensuplarının himayesini kabul etmesini yasaklayan birçok ayet vardır. Allah, Müslümanları ekonomik, kültürel ve siyasi olmak üzere hayatın her alanında haysiyetlerini ve bağımsızlıklarını korumaları  bu haysiyet ve bağımsızlığı İslam düşmanlarıyla dostluk içinde aramamaları konusunda uyarmıştır. Bilakis her alanda, bütün şeref ve izzetin kaynağı olan Allah'a tevekkül etmelidirler.  نفی سبیل siyasî, sosyal, kültürel, ekonomik ve askeri olmak üzere hiçbir alanda kâfirlerin Müslümanlar üzerinde hâkimiyet kurmalarına izin vermeyen İslami bir kuraldır.

Nisâ suresi 41. ayetinde şöyle buyruluyor: Onlar sizi gözetleyip duran kimselerdir. Eğer Allah tarafından size bir fetih (zafer) nasip olursa, “Biz sizinle beraber değil miydik?” derler. Şayet kâfirlerin (zaferden) bir payı olursa, “Size üstünlük sağlayıp sizi mü’minlerden korumadık mı?” derler. Allah, kıyamet günü aranızda hükmünü verecektir. Allah, mü’minlerin aleyhine kâfirlere hiçbir yol vermeyecektir.

 و لن یجعل الله الکافرین علی المومنین سبیلا»   ibareti bu ayetin sonunda İslam fıkıhında نفی سبیل kural olarak kullanılmaktadır. Kafirlerin müminler üzerinde hâkimiyetlerinin olmadığını ispat etmek için fakihler çeşitli fıkhî meselelerde "لَن يَجْعَلَ اللّهُ" cümlesini zikretmişlerdir. Elbette, kâfirlerin hakimiyetine ve müminlerin aşağılanmasına sebep olmazsa, seyahat edip bilgi edinmede, eğitimde, kültürel ve ekonomik alışverişte bir sakınca yoktur.

Peygamber (s.a.v) ’in bir hadisinde şöyle gelmiştir: Eğitim alın Çine seyahat etmeniz gerekse bile (Vesail Şia, cilt 27, sf 27 ) Çin’e işaret edilmesi mesafe ve kültürel farklılığın bir istiaresidir.

Peygamber Efendimizin bir diğer hadisi ise şöyledir: On Müslümana ders veren her kafir esiri azat edeceğim. Masumlar zamanında Müslümanlar ve diğerleri arasında ticaret yapıldı.

Muhsin Kıraati, Nur Tefsir'inde bu ayeti açıklarken şöyle der: Kur’an'da Müslümanların zaferi "fetih", kafirlerin zaferi ise "Nasib" kelimesiyle zikredilmektedir. Belki de kâfirlerin saadetinin gelip geçici olduğunu ve sonunda iyiliğin ve hakiki zaferin hak olduğunu anlamak içindir.

Nur tefsirinde bu ayetten çıkarılan mesajlar:

1- Münafıklar fırsatçıdırlar ve her olaydan istifade ederler. 

2- Münafıklar, kâfirlerin casuslarıdır ve Müslümanlarla savaşmaya teşvik edilirler. 

3- Kıyamet günü Allah'ın hükmü ile bütün hileler ve nifaklar ortaya çıkacaktır.

4- İnananların, kafirlerin egemenliğini kabul etme hakları yoktur ve hakimiyeti kabule teme  gerçek imana sahip olmamanın bir göstergesidir.  

5- Kâfirlerin, müminlere ebediyen hükmetmekten ümidini kesmek gerekir. 

6- Kâfirlerin Müslümanlara sızma yolunu açan her türlü plan, anlaşma, hareket ve sözleşme haramdır. Bu nedenle Müslümanların siyasi, askeri, ekonomik ve kültürel tüm yönleriyle tam bir bağımsızlığa sahip olmaları gerekir. 

İlgili konular
Etiketler: kuran ، hakimiyet ، müslüman ، kafir
captcha