İbni Aşûr tefsirinin özellikleri
IQNA’nın haberine göre, İbni Aşûr tefsiri, Kur’an tefsirinde araştırmacılara büyük yardımlarda bulunmuştur. Bu büyük müffessir tefsir ve te’vil ilişkisine ilk mukaddimede değinerek farkını belirtmiş ve tefsirinde nüzul sebeplerini açıklamıştır.
İlk uluslararası Kur’an konferansı “Risaletullah” 6 Ocak C.tesi günü İslam Kültür ve İlişkiler Teşkilatı çabasıyla Tahran üniversitesinde düzenleniyor.
Tunuslu büyük alim, fakih, müfessir Muhammed Tahir bin Aşûr’un (H. 1296-1393) torunu Muhammed el-Aziz bin Aşûr ilk defa İran’a gelerek Kur’ani bir konferansa katıldığını ifade etti.
Muhammed el-Aziz şu açıklamalarda bulundu: İbn Aşûr olarak bilinen, Muhammed et-Tâhir b. Muhammed b. Muhammed et-Tâhir et-Tûnisî (1879-1973), Tunuslu ilim ve fikir adamı, müfessir, fakih, Arap dili ve edebiyatı âlimidir.
Endülüs kökenli Tunuslu bir ailede doğdu. İbn Aşûr’un ailesinin tamamı din alimi idi ve Kur’an-ı Kerim eğitiminde aktiftiler. Eğitimini tamamladıktan sonra Zeytuniye Üniversitesinde fıkıh, şeriatın gayeleri, hadis ilimleri ve Kuran tefsiri dersleri vermeye başladı. Çağdaşlarının zihinlerini aydınlatmaya ve dini ilimlerdeki eğitim düzeyini yükseltmeye çalıştı. Reformist bir yaklaşım benimsedi.
İbn Aşr’un reformcu görüşleri Tunus’ta meşhur olmuş, çağın gelişmelerine ayak uydurmanın gerekliliğini vurgulamıştır.
O, öğretilerinde, yazılarında ve konuşmalarında her çevrede görüşlerini cesurca ve çekinmeden tekrarlamıştır. İbn Aşûr, Tunus’ta Maliki mezhebinin Şeyhülislamı unvanını kazandı. Reformist görüşleri nedeniyle muhalifleri vardı. 1960 yılına kadar Zeytuniye Üniversites’nin başkanlığını yaptı, daha sonra dönemin cumhurbaşkanının muhalefeti nedeniyle bu görevden alındı. Nihayetinde 90 yaşında vefat etti.
Tunuslu büyük müfessirin torunu İbni Aşûr tefsirinin özelliklerini şöyle açıkladı: İbn Aşûr’un tefsîrinin asıl ismi, Tahrîru’l-Ma’ne’s-Sedîd ve Tenvîru’l-Akli’l-Cedîd min Tefsîri’l-Kitâbi’l-Mecîd dir. İbn Aşûr tefsirini ilk bu şekilde adlandırdıysa da daha sonra bu ismi etTahrîr ve’t-Tenvîr mine’t-Tefsîr şeklinde kısaltmıştır.
İbn Aşûr’un tefsiri, sunuş niteliğindeki bu kısımdan sonra Kur’an ilimlerinden bahseden on bölümle (mukaddime ile) başlar. Birinci mukaddimede tefsirin tarifini yapar ve tefsirin müstakil bir ilim olduğunu altı delille anlatır. Aynı zamanda tefsir ile te’vil ilişkisine değinir. İkinci mukaddimede belâğat, rivâyet, târih, fıkıh usulü gibi tefsir ilminin beslendiği ilimleri ele alır. Üçüncü mukaddimede dirayet tefsirinin sıhhatini açıklar, bâtınî ve işârî tefsir hareketlerini karşılaştırır. İbn Aşûr dördüncü mukaddimede tefsirde sekiz temel hedefin olduğunu, müfessirin vazifesinin de bunları açık bir üslûpla aktarmak olduğunu ifade eder. Beşinci mukaddimede ayetlerin nüzul sebebini, altıncı mukaddimede kıraatları, yedinci mukaddimede Kur’an kıssalarını, sekizinci mukaddimede ayet, sure isimleri ve tertibini, dokuzuncu mukaddimede Kur’an’ın hakiki, mecâzi, kinayeli mânalarını ele alır. İbn Aşûr son olarak onuncu mukaddimeyi ise Kur’an i’câzına ayırır.
Habere göre, konferansın katılımcıları arasında İran İslam Cumhuriyeti Radyo ve Televizyonu, Darü’l-Kur’an-ı Kerim Teşkilatı, İslam Kültüre ve İrşad Bakanlığı, İlahiyat fakültesi ve Dışişleri Bakanlığı yer alıyor.
Bu etkinliğin düzenlenme amacı arasında İran İslam Cumhuriyeti’nin Kur’ani kapasitelerini uluslararası arenada tanıtma, Uluslararası Kur’an etkileşimlerini kolaylaştırma ve etkili kılmak, İran ve İslam dünyasının Kur’an seçkinlerinden oluşan etkileşimli bir ağ kurulması yer alıyor.
4192382
En çok konuşulan başlıklar 