IQNA

Wayne Devlet Üniversitesi Araştırma Görevlisi açıkladı:

“Bismillah” ifadesi Arapça ve Kıpti papirüslerinin ortak bir özelliğidir

17:18 - September 24, 2023
Haber kodu: 3481765
MİCHİGAN (IQNA) - Wayne Devlet Üniversitesi Araştırma Görevlisi, Müslüman katipler tarafından yazılan Arapça papirüsler veya iki dilli papirüslerin Arapça kısmının genellikle "Bismillahirrahmanirrahim" ifadesiyle başladığını söyledi.

IQNA’nın haberine göre, ABD Michigan ayelati Wayne State Üniversitesi’nin Araştırma Görevlisi Ferhad Kuddusi ayrıca Kıpti veya Yunan papirüslerinin de “Bismillah” ifadesiyle başladığını ve birkaç durumda haç işareti bulunduğunu belirtti.

Ferhad “İslam Peygamber’inin biyografisi ve yaşamı üzerine konular” toplantılar serisinde Papirüsü erken dönem İslam tarihi için maddi bir kaynak olarak ele aldı.

Papirüsler yaklaşık 4 bin yıl önce Mısır'a özgü bir bitkiden üretiliyordu. Üretimin ve taşınmasının kolaylığı bunun yanısıra çok çeşitli kalınlık ve kalitede de yapılabilmesi, kullanımının yaygınlaşmasında oldukça etkili olmuştur.

Papirüse, Kur’an-ı Kerim’in En’âm suresi 7 ila 91. ayetlerinde ve İslam’dan önce Arap şiirlerinde işaret edilmektedir.

Kur’an’da papirüs için kullanılan kelime Qirtas olup Yunanca papirüs anlamına gelen chartis kelimesinden türetilmiştir.

1824 yılında Mısır’ın El-Giza bölgesindeki Sakkara Piramidi yakınlarında bir Fransız kazı ekibi tarafından içinde üç Arapça papirüs metni bulunan küçük, mühürlü bir kavanoz keşfedildi. Bu papirüslerden ikisinin Silvestre de Sacy (ünlü bir Fransız dilbilimci ve oryantalist ve modern Fransa ve Avrupa Oryantalizminin kurucusu) tarafından 1825 ve 1831’de yayınlanmasıyla Arap papirolojisi alanı doğdu. Arap papirolojisi 21. yüzyılın başlarında nihayet istikrarlı bir duruma ulaştı.

Müslüman Arapların, miladi 7. yy Mısır’ı fethinden sonra bu ülkede ve  İslam dünyasının diğer bölgelerinde papirüs ana yazı malzemesi olarak kullanılmaya başlandı. Mısır’ı fetheden ordunun komutanı Ömer İbn As’ın, Mısır’dan ganimet olarak Medine’ye papirüs ve buğday gönderdiği belirtilmektedir.

Papirüs kullanımı Müslüman fetihlerinden etkilenmedi ve hatta Mısır’ın yeni hükümdarları onu Bizans ve İtalya topraklarına ihraç etmeye devam etti.

Papirüsün ana üretim ve kullanım yerinin Mısır olduğu dikkate alındığında ve bu ülkenin antik eserleri koruyan sıcak ve çöl iklimi göz önüne alındığında, son iki yüzyılda keşfedilen papirüslerin çoğunun bu ülkeye ait olduğu görülür. Mısır dışında, Filistin’in Negeb Çölü’nde, Ürdün Behrül Meyyit yakınındaki Hirbat el-Mirid’de, ayrıca Suriye’nin Şam şehrinin dışında ve Irak Samarra’da bulunmuştur. İslami kayıtlara göre Abbasi Halifesi Mutasım miladi 838’da burada bir papirüs üretim atölyesi kurmuştu.

On binlerce Arap-İslam papirüsü müzelerde korunuyor

Mısır, Avrupa ülkeleri ve Kuzey Amerika’daki koleksiyon ve müzelerde 10 bin ile 100 bin arasında Arap-İslam papirüs parçası bulunduğu tahmin ediliyor. Bu belgelerin çoğunluğu maaşların ödenmesi, vergiler, borçların kaydedilmesi gibi mali belgeler, hukuki, idari ve özel mektuplara ilişkindir.

Arapça bilinen en eski papirüs Hz Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göçünden yalnızca yirmi yıl sonrasına tarihlenir. Mısır’ın fethi sırasında yazılmıştır. O zamandan bu yana, Arapça papirüslerin sayısı giderek arttı.

Bilinen son tarihli Arapça papirüsün tarihi H. 480’e (Miladi 1087) kadar uzanır. İtalya Vatikan’da saklanan son papirüsle çağdaş olan bu papirüs, Miladi 1057 tarihli resmi bir papalık beyanını içermektedir. Papirüs, 11. yüzyılın ikinci yarısında yerini kağıda bıraktı.

Ana eksenimiz H. 1. yüzyıla ait papirüsler üzerinde olacak. islamic-awareness.org web sitesinde, bu papirüslerin oldukça eksiksiz bir listesi, fotoğraflar ve açıklamalarla birlikte verilmektedir. Bu papirüslerden bazıları, özellikle Hicret'ten sonraki ilk on yıllarda, Arapça’nın yanı sıra iki dilli Arapça-Yunanca veya Arapça-Kıpti veya tek dilli Yunanca veya Kıpti’dir.

Keşfedilen en eski tarihi papirüs, Mısır’ın fetihleriyle aynı döneme denk gelen H. 20 (Miladi 641) yılına aittir. Bu muhtemelen Arapça yazılmış en eski belgedir.

Kıpti veya Yunanca papirüsler veya iki dilli papirüsler genellikle Hristiyan katipler tarafından yazılır. Yunanca veya Kıpti kısmı “Bismillah” ifadesiyle başlar ve birkaç durumda haç işaretine sahiptir.

Papirüslerin Arapça kısmında Hicri takvim, tek dilli, iki dilli papirüslerin Yunanca veya Kıpti kısmında ise genellikle vergi tahsilatı ile ilgili 15 yıllık dönemleri içeren bir takvim olan Indiction adı verilen bir takvim veya Kıpti Kilisesi’nin dini takvimi kullanılmaktadır.

Arap dilindeki en eski papirüs, ‘Borç Kabulü’ olarak bilinen bir belge olarak sınıflandırılmaktadır. İslami dönemde Mısır ve Filistin coğrafyasında bu kategoriye yerleştirilebilecek  çok eski papirüs keşfedilmiştir. Kur’an-ı Kerim’de Bakara suresi  282. ayetinde yazılı ve sözlü borç konusu vurgulanmaktadır. Hicri takvime sahip yalnızca Arapça papirüsleri saymazsak, Hicri takvimi ve diğerlerini içeren Yunanca-Kıpti, Yunanca-Arapça ve Kıpti-Arapça dillerinde esas olarak mali işlerle ilgili düzinelerce papirüs vardır.

Tera Sijpstein’a göre, Araplar 7. yüzyılın ortalarında Mısır’a vardıklarında Arapça, Yunanca ve Kıpti’den sonra Mısır’ın üçüncü resmi dili haline geldi. Kalan papirüslerden, Müslüman hükümeti tarafından basılan Arapça papirüslerin, İslam imparatorluğu genelinde yaygın olan, ancak hakim yerel idari geleneklerden önemli ölçüde farklı olan standart idari formülleri kullandığı açıktır. Borçların resmi makamlara kaydedilmesi gibi.

Geleneksel İslam tarihçiliğiyle Papirüs ayrıntılarının uyumu

Sonuç olarak, papirüslerde sunulan içerik ve ayrıntıların birçoğunun, geleneksel İslam tarih yazım kaynaklarında sunulan ayrıntılarla eşleştiğini ve bunların genel olarak güvenilirliklerinin doğruladığını söylemek gerekir.

Ayrıca papirüslerdeki deliller, Müslümanların kimliğinin çok daha erken ve fetihlerin başlamasından önce, Mısır’a ve onun dışına, Peygamber Efendimiz (s.a.v) Hicret’ten sonra (Müslümanların tarihinin başlangıcı ) Medine’deki 10 yıllık hükümdarlığı sırasında Arap Yarımadası’na geldiğini göstermektedir.

  4170690

captcha